güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

Tarih Akışı İçerisinde Türk- Alman İlişkileri ve Kamen-Bandırma Dostluğu

Yazının Giriş Tarihi: 10.12.2021 00:03
Yazının Güncellenme Tarihi: 10.12.2021 00:03

Bu nedenle Ali Paşa bu birliği sağlamakla Bismark’ın bu emellerine ulaşması için gerekli zamanı sağlamaktadır. Tabi bu Bismark’ın düşüncesidir. Ali Paşa Osmanlı devleti için hakikaten birlik timsalidir. Nitekim o öldükten sonra dağılma hızlanmıştır. Bismark takdir ettiği Ali Paşa ile Romanya Hanedanının oluşması meselesinde teşriki mesaide bulunmuştur.

Romanya bağımsızlık kazanıp Osmanlı’dan kopması söz konusu olunca bir başka tabirle Romanya içişlerinde serbest dışişlerinde Osmanlıya tabii bir prenslik olması söz konusu olduğunda ortaya Romanya tahtına kimin oturacağı sorunu çıkmıştır. Başta Rusya olmak üzere Avrupa devletleri tahta kendi adaylarını oturtmak istediğinde sorun çatallaşmış Bismark’ta ağırlığını koyarak Prusya hanedanına mensup ama Prusya tahtında varis olma durumu olmayan Hohenlzon’lerden bir prensin getirilmesini istemiştir.

İşte bu evrede Bismark ve Ali Paşa’nın fikirlerinin uyuştuğunu görüyoruz. Bismark bu durumu gerçekleştirmekle Osmanlıdan çıkması muhtemel Romanya sahasını kendi nüfusuna alacağını düşünürken Ali Paşa’da Rusya gibi düşman devletlerin desteklediği adaylar yerine Osmanlıya düşmanlığı görünmeyen Osmanlıyla hiçbir mücadelesi huku bulmamış olan Almanya’nın adayının oturmasını Osmanlı çıkarına daha uygun bulmuştur. Romanya tahtına Hohenlzon Prensi 1. Karol yahut 1. Karl adıyla oturmuştur.

Böylece açık olmasa da Osmanlıyla Almanya arasında bir yakınlaşma Bismark’la Ali Paşa arasında birbirlerini ölçme imknı ortaya çıkmıştır. Bismar Ali Paşa’ya değer vermiştir. Dünyanın en ünlü diplomatlarından biri olduğunu belirtmiştir. Hatta Ali Paşa öldüğünde Bismark’ın İstanbul’daki Alman elçisine gönderdiği bir emirle bu değerli devlet adamının Osmanlıda yapılan miras çalışmaları gereği terekesinin yani bıraktığı eşyaların satılması olayına katılmasını her ne pahasına olursa olsun Ali Paşa’nın yazı takımını satın alıp Berlin’e göndermesini istemiştir. Hakikaten Alman elçisi tarafından alınan yazı takımı Berlin’e gönderilmiş ve Berlin müzesine konulmuştur.

Bu durum Bismark’ı Osmanlıyla ne kadar yakından ilgilendiğini Osmanlı devlet adamlarının ve sisteminin onun tarafından ne kadar dikkatle incelediğini somut göstergesidir. Bismark Alman birliğini oluştururken Almanya İmparatorluğunu meydana çıkarırken bu çalışmalarında ona yardımcı olan katkıda bulunanların başında Osmanlıyla yakından ilişki kurmuş Türk dostu denilebilecek bir asker olan General Moltke’yi görmekteyiz.

 Feltmareşal Helmut Moltke 1800 yılında Almanya’nın Perchin kasabasında dünyaya gelmiştir. Çok eski bir aristokrat ailenin mensubudur. Asker olduğunda önce 1819’da Danimarka ordusunda Subay olmuştur. Daha sonra 1822 yılında Alman ordusuna geçmiştir.  Bir başka anlatımla Mektenburg’un Perchin kasabası doğumlu olan Moltke’nin tam adı Helmuth Karl Bernhard Graf Von Moltke’dir.

General Moltke’nin doğduğu Alman kenti ile ilgili olarak yani Mektenburg kentinin ismi ile ilgili olarak bir noktayı vurgulamadan geçemeyeceğim. Dizi yazımın başında Almanya’daki bazı yerleşim yerlerinin isimlerinin Hunlarla bağlantısına değinmiş buna dayanarak Almanların ataları sayılan Germenlerin, Gotların Hunlarla ve Hunlar öncesi dönem Türkleri olan İskitlerle iç içe yaşadığını onlarla aynılık gösterdiğini, hatta yerleşim adlarının Almanların kökeninde Türklüğün Turanlılığın bulunduğuna işaret sayılabileceğini söylemiştim.

İşte Mektenburg’ta böyle bir yerleşim yeri adıdır diye düşünüyorum. Sade Mektenburg değil sonu “BURG” la biten yerleşim yerlerinin tümünün ilk kurulduğunda yahut yaşamlarının belli bir döneminde Türk yerleşimi şeklinde olduğunu düşünüyorum.

Çünkü bu Türk isimlerdeki “Burg” eki Türkçemizdeki “Burgaz” kelimesi gibi kale anlamı veren bir ek bir kelimedir. Dikkat edilirse Türklerin bir zamanlar yaşam gösterdiği Avrupa sahasındaki şehirlerin isimleri sonunda görülür. Mesela Hansburg, Bradenburg, Hanburg, Salsburg gibi. Bu tür isimlerin çoğu da Almanya Avusturya gibi Orta Avrupa ülkelerinde ve Kuzey Avrupa sahalarında bulunmaktadır. Haliyle bu sahalar İskitlerin, Hunların ve pek çok Türk kökenli göçlerin yapıldığı sahalardır. Devam edecek…

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.