KURTULUŞ BAYRAMININ KUTLAMALARI HAKKINDA DÜŞÜNDÜKLERİMİZ

Değerli Okurlarım,

17 Eylül tarihinin Bandırmamızın Yunan işgalinden ordumuz tarafından kurtarılışının yıldönümü tarihidir. Haliyle her 17 Eylül de Bandırma ve Bandırmalımız Bandırma'yı Yunan işgalinden kurtaranların hatırasına bugünü kurtuluş bayramı olarak değerlendirir, seremonilerle kutlar. Bu kutlama bir oranda Bandırmalının kurtuluş şehitlerini anma, yad etme günüdür. Bandırma ve Bandırmalı her sene olduğu gibi bu 17 Eylül tarihini de kurtuluş bayramı olarak kutladı. Şahsen her sene kurtuluş bayramı etkinlikleri hakkında yazdığım yazılarla kutlama etkinliklerinde gördüğüm eksiklikleri dile getirmeme rağmen Bandırmalı yöneticiler önderliğinde kutlamayı gerçekleştiren Bandırmalılar da dile getirdiğim eksiklikler noktasında, hatalar noktasında uyarılarımı kale almamayı inatla sürdürmektedirler. Başta şehirlerde kurtuluş etkinlikleri genelde varsa kurtuluş şehitlerinin yattığı şehitlikler önünde, şehitliklerde kutlanırken Bandırmamız kurtuluş etkinliklerinin ağırlığını kurtuluş şehitleri adına, kurtuluş günü adına yapıldığı söylenen Ayyıldız tepedeki kurtuluş anıtı önünde kutlamayı tercih etmektedirler. Zaten adlandırılması yanlış yapılarak son kurşun anıtı adı verilen bu anıtın yapılış amacında da bence bir tuhaflık mevcuttur.

Kurtuluş ile ilgili anıtlar yahut kurtuluş şehitleriyle ilgili anıtlar esasında kurtuluş şehitlerinin anısını yaşatmak için yapılırken başka yerlerdeki anıtlarla rekabet nedeniyle, rekabet amacıyla yapılmazlar. Oysa bu kurtuluş anıtı sanki İzmir'deki ilk Kurşun anıtı ile İzmirle rekabet maksadıyla yapılmış diye düşünceyi hasıl eden bir durumdadır. İşin bu yanı bir yana Bandırma'nın kurtuluş bayramı etkinliklerine baktığımızda 2 bölümlü bir kutlama, bir değerlendirme karşımıza çıkmaktadır. Bu durumda yapılan etkinlikte Bandırmamızın ilk kurtuluş bayramı etkinlikleri Cumhuriyet Meydanında mevcut Atatürk ve Şehitler Anıtı denilen 2 parçalı kompoze anıt önünde gerçekleştirilmektedir. Buradaki etkinliklerde protokol bu anıta çelenk koyarken ülkemizdeki ulusal bayramlar, ulusal günler etkinliklerinde Atatürk anıtlarına çelenk sunma uygulaması uyarınca bir çelenk sunmanın, çelenk koymanın gerçekleştirildiği düşüncesindeyim.

Çelenk sunmaya müteakip gerçekleştirilen saygı duruşu ve istiklal marşı uygulamasına müteakip genellikle yerel yöneticilerin konuşması yapılıp akabinde öğrencilerin folklor ekiplerinin veyahut yerel yönetimlerin folklor ekiplerinin folklor gösterisi yapılmaktadır. Kurtuluş etkinliklerinin 2. Bölümü ise Bandırmalı yöneticilerin ve halkımızın bence hatalı olarak Son Kurşun Anıtı adını verdiği aslında Bandırma'nın kurtuluş anıtı denmesi gereken Ayyıldız tepedeki anıt sahasına çıkılmakta, etkinliklere burada devam edilmektedir. Son Kurşun Anıtının, son kurşun adıyla adlandırılmasının hatalı olduğunu önemle bir kere daha vurgulamak mecburiyetini duymaktayım.

Çünkü bu anıtın yapıldığı sahada Bandırma'yı boşaltan Yunan kuvvetleriyle ordumuza mensup kuvvetlerin eski tabirle Delikli Bayır, yeni tabirle Ayyıldız tepe denilen bu sahada yaptıkları mücadele Kurtuluş Savaşının Yunanlılarla gerçekleştirilen silahlı mücadelesinin son mücadelesi değildir. Bir başka tabirle bu anıt sahası Türk ordusunun düşmanı yurttan attığı zafere ulaşıp sonra silah çattığı yer değildir.

Unutmayalım ki 17 Eylül de Ayyıldız Tepe çarpışmasını kazanan silahlı kuvvetlerimize mensup birlikler bu sahada silahlarını çatıp oturmamışlar, Edincik ve Erdek istikametine doğru hücumlarını sürdürüp 18 Eylül de Edincik ve Erdek yerleşimlerinin kuruluşlarını gerçekleştirecek mücadelelerini ve ilerleyişlerini sürdürmüşlerdir. Bu durum gösterir ki silahlı kuvvetlerimiz son kurşunlarını Bandırma sahasında Ayyıldız tepede değil, Edincik ve Erdek’te atmışlardır. Hal böyle iken nasıl olur da Ayyıldız tepe deki anıt son kurşun anıtı adı ile anılır ve Yunan kuvvetleriyle son çarpışmaların burada gerçekleştirildiği iddia edilebilir.

Unutmayalım ki Bandırmamızın Çomlu Mahallesinde Yunan kuvvetleriyle son çarpışmaların yapıldığı iddiası söz konusu olan Bayraktepe sahası da mevcuttur. Buraya da anıtsal mahiyette o günün hatırasına izafeten dikilen bir bayrak söz konusudur. Şunu belirtmek isterim ki Bandırma kurtuluş etkinliklerinin 2. Aşamasının gerçekleştirildiği anıt çevresinde veya sahasında gömülü hiçbir kurtuluş şehidi mevcut değildir. Hal böyle olmasına karşılık Bandırma'nın kurtuluş şehitleri Cumhuriyet meydanındaki Atatürk ve Şehitler Anıtının bitişiğinde arka kesiminde üzerinde palmiyelerin bulunduğu toprak yükseltinin altında gömülüdürler.

Bandırma kurtuluşu sırasında şehit olan subay, er ve milislerimiz bu anıtın bugünkü hale getirilişi sırasında Suat Çiftliği bölgesindeki mezarları açılarak bu şehitlerin toplanan kemikleri Cumhuriyet meydanına indirilerek sözünü ettiğim palmiyelerin üzerinde yer aldığı toplu mezara gömülmüşlerdir. Bu yüzdendir ki bu anıtın olduğu yer sadece Atatürk ve Şehitler Anıtı değil, Kurtuluş şehitlerimizin yattığı toplu bir mezar, Kurtuluş şehitlerimizin yattığı bir şehitlik durumundadır. Ama nedense Bandırmalı yanlış görmediysem saygı atışlarını askerlerimize bu şehitlik önünde değil Ayyıldız tepe deki anıt önünde yaptırmaktadır. Şehitler Cumhuriyet meydanında yatarken onlar adına yapılan saygı atışının Ayyıldız tepe de yaptırılmasının sebebini anlamak bence zordur. Yine aynı şekilde şehitler Cumhuriyet meydanında yatarken onların ruhuna yapılan Kuran okunuşu ve dualar hiç bir şehidin yatmadığı Ayyıldız tepe de gerçekleştirilmekte onların ruhuna dağıtılan pilav ayranlar da bu tepede halka dağıtılmaktadır. Benim mantığıma ters gelen bu uygulamalar umarım gelecek Kurtuluş bayramı etkinliklerinde ortadan kaldırılır, şehitler adına yapılan saygı atışı ve onların ruhuna yapılan Kuran okunuşu ve dualar şehitlerin mezarı başında gerçekleştirilir. Bir kez daha olsa dile getirdiğimiz bu durumun kale alınması umuduyla...