güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

GÜNÜMÜZ İNSANINA ÖRNEK OLABİLECEK BİR KAVİMİN HİKÂYESİ

Yazının Giriş Tarihi: 18.12.2020 21:47
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.12.2020 21:47

Ondan olmayacak bir şey istemeye karar veren kavmi bir bayram gününde ondan şunu istediler ve ona dediler ki ey Salih biz seni iyi tanırız aramızda doğup büyüdün. Kendisinden çok şey beklediğimiz Salih karışık sözlerle bizi putlarımızdan vazgeçirmeye çalışmaz. Olsa olsa sen sihir altına girmiş olabilirsin. Onun içinde ne konuştuğunu bilmiyorsun. Bizim gibi bir insandan peygamber olur mu? Eğer iddianda doğru isen şu karşıdaki sarp kayadan kızıl tüylü ve 10 aylık hamile bir dişi deve çıkar. Ancak o zaman sana inanırız demişlerdir. Bu teklif karşısında Salih Peygamber onlara bu olursa ne yapacaklarını sormuştur.  Verdikleri cevap hep birlikte Allah’a iman edeceğiz olmuştur. Bu sırada Hz. Cebrail gelip Salih Peygambere 2 rekât namaz kılıp Allah’tan dilediğinde isteğinin olacağını müjdelemiştir. Salih bunları yapınca mucize gerçekleşmiş hayret çığlıkları arasında deve ortaya çıkmıştır. Müşriklerin ileri gelenleri gene inanmayıp bu durumu onun sihirbazlığına bağlamışlardır. Ortaya çıkan devenin Semut Kavminin su içtiği kuyunun tamamını içtiği gibi sağıldığında verdiği sütün sınırı da yoktu. Semut Kavmi bu deveden çok faydalanmaktaydı. Sütünü sağıyorlardı. Ama devenin ortada gezmesine kızıyorlardı. Salih halkını bu deveye kötülük yapmamaları konusunda uyarmaya başladı. Onun çok su içmesi gözlerine batıyordu. Bu yüzden şikâyetçi olan halkla Salih oturup karar verdiler. Kuyunun suyunu bir gün deve içiyor bir gün Semut halkı içiyordu. Bu mucize devenin Naka adını verdikleri bu mucize devenin bir yavrusunun olması onları daha da rahatsız etmişti. Hiçbir dişi deve babasız yavru yapar mıydı? Bu sözleriyle bir mucizeden başka bir mucizenin de tecelli ettiğini ifade ederken müşrikler Semut ülkesinin başka mucize develerle doğmasından da korkuya kapılmışlardı. Semutlular mucize olarak gönderilen devenin yağlı ve güzel sütünden istifade ediyorlardı. Tarihi bilgilerimize göre Hz. Salih M.Ö. 2000’li yılların başında yaşamaktaydı. Deve ile halkın suyu sıra ile kullanmaları müşriklerin halkı kışkırtmasına sebep oldu. Bu yüzden Kıdar veya Gaddar adlı birisi 7-8 arkadaşıyla birlikte deveyi öldürerek kendi aralarında parçalara ayırıp paylaştıklarını görmekteyiz. Onun bu icraatı yaparken halkın gözü önünde yapmış olması halkın onun kadar suçlu olmasını doğurmuştur. Bu nedenledir ki bu icraatını Hz. Salih’e bildiren ve hadi bakalım bizi cezalandır da görelim diyen Kıdar’ın bu sözlerinden sonra Salih peygamberin halkına büyük bir bela geleceğini belirttiğini görmekteyiz. Sayid’i Nursi’nin cemiyette aleni olarak işlenen suçlarda bütün milletin mesuliyeti vardır sözü uyarınca devenin öldürülmesinden sonra Semut kavminin Hz. Salih’in bahsettiği toplu felakete uğradığını görmekteyiz. Salih peygamber halkına azap edileceğini haber vermesinden sonra halkının hakaretleriyle baş başa kaldığında ey kavmim artık işiniz bitmiştir. Bundan sonra 3 günü bekleyin. Bugünlerden birincisinde yüzünüz kararacak. İkincisinde kızaracak. Üçüncüsünde siyahlaşacaktır. Dördüncüsünde azap gelip hepiniz helak edecektir. Semut kavmi Salih’in söylediği bütün işaretleri yaşadıktan sonra 4. gün yankılanan tiz ve amansız bir sözle helak oldular. Evet, Hz. Salih’in koyduğu düzene uymayarak onun eseri olan devesini öldüren Semut Kavmi nasıl helak olduysa şahsi kanaatim uyarınca belirtmek isterim ki milletimiz de mevcut rejimini ortadan kaldırır veya kaldırtırsa bence Semut Kavmi mutlaka bir felaket yaşayacak onlar gibi tamamen ortadan kalkmasa bile mutlaka parçalanarak küçülecek daha zor duruma düşecektir. Onun içindir ki Semut Kavminden ders alıp onlar gibi hataya düşmeyelim. Varlığımızın sürmesi için önemli olan rejim ve sistemimize üniter yapımıza milli birliğimize mutlaka sahip çıkalım. Umarım Semut Kavmi durumuna düşmeyiz. Tekrar vurgulamak isterim ki Semut Kavmi durumuna düşmemek için Mustafa kemal’in kurtuluş harbiyle bize getirdiği laik demokratik parlamenter rejime mutlaka sadık kalmalıyız. Belki bir an yanılgıya düşüp farklı arayışlara düşsek de toparlanıp tekrar aynı rejime dönmemiz bizim için hayırlı olacaktır. Yoksa Semut Kavmi’nin başına gelenin benzeri olaylar felaketler bizi de bekliyor olabilir.

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.