GERÇEK İSLAM VE ŞEKLİ İSLAM ARASINDAKİ FARKLAR

Değerli Okurlarım,

Yerel seçim dolayısıyla görmekteyiz ki bazı siyasi partilerimiz İslam dinini propaganda aracı olarak kullanmaya yönelmektedirler. Bu tarz davranan siyasetçilerimize göre İslam dinini temsil edenler kendileridir. Onlara göre karşılarında yer alan herkes İslam düşmanı, İslam toplumlarının kötülüğünü isteyen bireylerdir. Bu davranış biçimindeki bireyler İslamı tam manasıyla tanımayan, İslami kaynakları başta Kuran’ı okuyup irdelemeyen İslam bireylerini kendilerini İslamın temsilcisi göstererek kandırıp, kendilerini desteklemeye kolayca ikna edebileceklerini düşünmektedirler. Hatta bu amaçla İslam hakkındaki bilgilendirmelerini kesin ifadeler ortaya koyan Kuran, ayet ve surelerin yerine sahih veya sahih olmayan, kendi fikir ve anlatımlarına uyan hadislerle ifade edip, kendileri lehine kazanmaya çalıştıklarını görebilmekteyiz. Öyle ki bu tür siyasetçiler taraftarlarını en iyi kendilerinin temsil ettiğine inandıklarından kendi lehlerine kazandıkları bu kitleler, bu tür siyasetçileri Yüce Tanrı ile benzeştirme, aynı görme ifadelerini dile getirebilmektedirler. Hatta bu tür siyasetçilere dokunmanın bile ibadet sayılacağını söyleyebilenlere bile rastlanabilmektedir. Bu tür davranışların görülmemesi için İslam halkımızın uyarılmasına, İslamı kendi çıkarlarına alet eden siyasetçilerin etkisiz hale getirilebilmesine faydalı olmak amacıyla okuyucularımızın gerçek İslam ve şekli İslam hakkında bilgilendirmek amacıyla şu ifadelerin kendilerine aktarılmasının faydalı olabileceğini düşünmekteyim. Bu konudaki bilgilere baktığımızda, bu konuda bilgiler derlediğimizde şu bilgilere rastlarız:

“Biz insanlar toplumsal felaketler, toplumsal üzüntüler yaşadığımızda dinsel icraatlar ve konuşmalar konusunda, ibadetler konusunda daha hassaslaşırız. Özellikle bireysel ve toplumsal ürünler karşısında kendimizin de ölebileceğini hatırlar defin törenlerinde olsun dinsel ibadetlerde olsun büyük kitleler halinde katılım gösteririz.

Nitekim ülkemizde sarsan terör olayları nedeniyle verdiğimiz şehit cenazelerinde, Şehit defin merasimlerinde vatandaşlarımızın gösterdiği büyük katılım bunun göstergesidir düşüncesindeyim.  Şehit olarak Defnettiğimiz vatandaşların cenaze törenlerinde görülen büyük katılım normal cenaze törenlerinde görülmez, görülemez. Çünkü toplum bireylere yaşanan toplu üzüntü Dolayısıyla birbirlerine manevi baskıyla, örnekseme ve etkilemeyle bu törenlere katılmayı yönlendirir. Bu törenleri katılanların hepsinin dinsel düşüncelerle bir şehidin defin törenine katılmasını beklemek ve düşünmek bence yanlıştır. Çünkü İslam dininin öğretisi uyarınca Şehit cenaze törenlerine katılanlar kadar siyasi çıkar ve gösteriş hattâ müstakbel seçimlerde oy kazanmak maksadıyla bu törenlere katılanlar da mevcuttur düşüncesindeyim. Bence siyasi amaçla siyasi çıkar amaçlı katılanlar kadar siyasi açıdan meydana rakiplerine kaptırmamak amacıyla bu törenlere katılan siyasi çevrelerde mevcuttur.

Olayın seyrini görmek maksadıyla merakını gidermek maksadıyla katılanlar da önemli yekun gösterecek durumdadırlar düşüncesindeyim. Maddi ve nakdi gayelerle bu törenlere katılan bireylerin bile olabilmesi mevcuttur. Sözün kısası Şehit Cenaze merasimlerine gerçekten kendine şehidin veya Şehit ailesinin yerine koyup, samimiyetle abdest alarak, dualar okuyarak, şehit cenazesine katılanların yekune göre oranı oldukça azdır kanaatindeyim. İşte bu tarzda katılanlar gerçek İslam bireylerdir düşüncesindeyim. Diğer kadınım sahiplerine düşünceme göre bir gruba nazaran şekli İslam saymak samimi bulmamak pek yanlış telâkki olmayacaktır düşüncesindeyim. Hele Şehit cenaze merasimlerinde Şehitler ölmez vatan bölünmez şeklinde de olsa slogan atılması Alkışlar kullanılarak mesaj verilmesi ence katılanların şekli İslam denilebilmesine daha açık delil sayılabilecek davranışlardır düşüncesindeyim.