güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

Dizilerdeki ve Medyadaki Hasan Sabbah ile Yazılı Kaynaklardaki Hasan Sabbah’ın Farkları

Yazının Giriş Tarihi: 02.03.2021 00:10
Yazının Güncellenme Tarihi: 02.03.2021 00:10

Ayrıca Haşhaşi ismi tarihi belgelerde sadece Suriye İsmaililerini nitelemek amacıyla kullanılan yerel bir addır. İran İsmailileri için hiçbir belgede bu isim kullanılmamaktadır. Tarihçilere göre bu isim tarikat üyelerinin eylemlerine bir açıklama getirme çabası yerine, alaycı bir yaklaşımla onların garip inanışlarını ve abartılı tavırlarını küçümsemeye yönelik bir ifadedir. Bunun yanında "Dağın Şeyhi" (Şeyh-ül Cebel) tabiri de Suriye'ye özgüdür. İran İsmaililerinin lideri için tarihi belgelerde böyle bir isimlendirmeye rastlanmamaktadır. Ayrıca tarihçiler Haşhaşinlerin öleceklerini bile bile yaptıkları suikast eylemlerinin dini bir bağnazlık ve aşırı bir imana dayandığını, günümüzün gelişmiş dünyasında da en eğitimli, bilinçli terörist örgüt üyelerinin de din söz konusu olduğunda intihar eylemleri gerçekleştirebildiklerini belirtmektedir. Hasan Sabbah'ın kurduğu Haşhaşin Tarikatı sıkı bir hiyerarşi ve katı kurallara dayanmaktadır. Tarikat kendi örgütlenmesini da've (Farsça davet) olarak adlandırmıştır. Tarikatın temsilcileri "davetçiler" anlamındaki dailerdir. Dailerin en alt kademesinde "davete cevap veren" anlamına gelen müstecipler, en üst kademede ise "delil" manasına gelen hücce yani baş dair yer almaktadır. Cezire, dailerin faaliyet gösterdiği bölgedir. İsmaililer de diğer mezhepler gibi dini liderlerine şeyh, pir, ata gibi Ünvarlarla hitap eder. Tarikat mensuplarının birbirleri için kullandıkları terim ise "yoldaş" anlamına gelen refiktir. Sıklıkla "fedai" olarak bilinen suikastçılar ise tarikat tarafından esasiyun olarak adlandırılmıştır. Haşhaşiler tarihte kendilerinden önce pek görülmemiş olan bir askeri taktik geliştirdiler. Özel olarak tek bir önemli kişiyi öldürmek olan suikastı temel askeri taktik olarak kullanan Haşhaşiler, suikastı da kendilerince dini ve psikolojik bir bir şekilde uygulamışlardır. Haşhaşilerce yapılan suikastların hiçbirinde ok, zehir gibi silahlar kullanılmamıştır. Neredeyse tüm suikastlarda hançer kullanılmıştır. Diğer önemli husus ise suikastı gerçekleştiren Haşhaşinin kaçmaya çalışmaması ve öldürülen kişinin korumaları veya halk tarafından linç edilmesidir. Uzmanlar bunu Haşhaşilerin eylemlerine ayinsel bir hava katmak ve insanları korkutma, etkileme amacıyla bu şekilde yaptığını düşünmektedir. Haşhaşilerin bu eylem biçimi Batılılar tarafından günümüzün Müslüman intihar eylemcileri ile ilişkilendirilmiştir. Ancak Orta Çağ İslam Tarihi uzmanı Bernard Lewis göre Haşhaşilerin kendilerini öldürmeyip korumalar tarafından öldürülmesinin günümüzün intihar bombacılarının kendilerini öldürmesinden kesin biçimde ayrıldığını, İslam dinine göre ikincisinin günah sayıldığını belirtmektedir. Bütün bu internet ve ansiklopedik bilgiler gösterir ki Hasan Sabbah ile başlayan Haşhaşin denilen zümrenin oluşumu, amaçları ve örgütlenmesi dinsel mahiyeti kullanarak siyasal ve askeri açıdan Ortadoğu’da İslam dünyasında güçlü ve etkin bir kuvvet yaratmaktır. Bu kuvveti yaratmak için harekete geçen ve temelini atan Hasan Sabbah’ın ana amacı ön Asya’da bir başka deyişle Ortadoğu’da en üst düzeyde hakimiyeti elinde bulunduran kişi olmak için zemin hazırlamaktır. Bu amaçla Haşhaşin denilen kitleyi teşkilatı ortaya koymuştur. Bu amacına ulaşmasını engelleye bilecek etkin kitle olarak, yönetim olarak Türk İslam kitlesini ve onun yöneticilerini gördüğü içindir ki onlara düşman olmuş çeşitli yollarla bir hassa fedaileri vasıtası ile gerçekleştirdiği suikastlarla Ortadoğu’da etkin önde gelen Türk yönetici ve liderlerini ortadan kaldırmaya yönelmiştir. Bu suikastların en tipik ve bariz örneği büyük Selçuklu baş veziri NizamülMülk’e karşı düzenlenen suikast olmuştur. Bu suikastın ve benzerlerinin peyderpey uygulaması ile devlet kuramamasına rağmen en etkin ve korkulan teşkilatı kurmayı başarmıştır. Kendisi devlet kuramayan Hasan Sabbah ve onun ardılı makam sahipleri Haşhaşinler denilen bu kitle ve gerçekleştirdikleri suikastlarla Ortadoğu’nun en korkulan liderleri olmuşlardır. Ortadoğu’da ki Türk İslam devletlerinin başına yarattıkları sorunlarla onları zor duruma sokan bu kitle en tanınmış Türk İslam devleti büyük Selçuklu devletinin parçalanıp yıkılmasına sebep olmuşlardır. Haşhaşin denilen kitleye teşkilatlarının üye kazandırması kendilerine katılacak bireylere maddi imkân temin etmek hatta onları beyin yıkmak yoluyla kendilerine bağlayarak oluşa bilmişler, genişleye bilmişlerdir. Mesela Hasan Sabbah kendisine bağlı bireyleri zamanının uyuşturucusu olan Afyonlu şerbetlerle uyutup yaptığı telkinlerle beyin yıkamayı beyin yıkamaya tabii tuttuğu bireylere ölümünü kendisine bağlamayı çok iyi başara bilen bir lider olmuştur. Hatta kontrolünde ki sahalarda oluşturduğu yalancı cennetlere Afyon şerbetiyle sersemlettiği bireyleri bir müddet misafir ederek kişileri isterse cennete götüre bileceğine cennete ulaştıracağına inandırma yoluyla militan kazanmayı da çalışmalarına dahil etmiş bir liderdir. Tabi korkutmak istedikleri kişileri de yine oluşturdukları sahte cehennemlerde eziyet ve işkenceyle hırpaladıktan sonra korkuyla kendine bağlanama yolunu da uygulayan bir lider olarak Hasan Sabbah’ı görmemiz mümkündür.

Tabi bu taktikleri sadece Hasan Sabbah uygulamış değildir. Onun makamına oturan ardılları da aynı usulleri uygulamışlardır. Gerek liderlerinin gerek bu zümrenin önde gelenlerinin İslam dünyasına mensup bireylerle sınırlı kalan çalışmalar gösterdiğini söylememiz yanlış bir ilgilendirme olacaktır. Çünkü Hasan Sabbah hangi dinden olursa olsun yukarıda belirtilen taktiklerle kendi hesabına bireyler kazanmaya çalışmış ve bunda da başarılı olmuş kişidir. Tabi ardılları da öyledir. Böyle bir teşkilat Türk ve İslam dünyası için büyük maceralar ve tehlikeler yaratmış İslam devleri ve yöneticileri bir türlü bu kitleyi ve merkezleri olan Alamut kalesini yok etmeyi gerçekleştirememişlerdir. Devamı yarın…

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.