güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

DİNLER TARİHİNDE ŞEYTAN KÜLTÜ VE ŞEYTANLAŞAN İNSANLAR

Yazının Giriş Tarihi: 18.12.2020 21:46
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.12.2020 21:46

Sayıya hesaba gelmeyen ve Yüce Mevla tarafından “İbadün mekremün”(ikrama layık görülen değerli ve şerefli kullar) (2)* diye methedilen melekler hep göz kırpmadan hazır ol da bekliyor gecikmeden, gevşeklik göstermeden bu önemli görevi yerine getirmek üzere gözler hep o toprak cesede dikilmiş Melek olarak yaratılalı beri bu çeşitten bir görev ilk ve son defa olmak üzere yapılacak. Kere ve inayeti sonsuz Mevla bu toprağı kendine “Halife” yaparken bin bir hikmet ve noktada toplanmış.

İblis kendi yaratılışını düşünüyor. Kendisi için yapılmış olan en küçük bir merasimi hatırlamıyor. Hâlbuki şu anda bütün Melekler tarif edilmez bir ciddiyet ve ihlâs içinde ona secde etmeye hazırlıyor. Şu kadarcık varlığa bu derece izzet ve ikramı bu derece saygı ve tazimi aklın alması imkânsız bu arada hiçbir meleğin iblisle meşgul olmaması hatta varlığıyla yokluğu arasında farkın kalmaması İblis için darbelerin en ağırı en acısı

Nihayet takdir kaleminin belirlediği ön geldi. Cenabı Mevla kendi ruhundan toprak cesede üfledi ruhun dokunmasıyla birlikte çamurdan yapılan varlığın kıpırdadığı yerinden doğrulduğu görüldü o ayağa kalktığı anda ise ilahi ferman yerine getirildi, geniş bir melek ordusu “Allahü ekber” secdeye kapandı. Hz. Âdem Kâbe gibi ortadaydı. Dört bir tarafta secdede bulunan melekler Allah’ı tespih etmekte meşguldür. Merasim en mükemmel şekliyle icra edilmiş “Allahın Halifesi” olarak yaratılan şerefli varlığa karşı hürmet ve tazim yine Allah’ın emriyle en üstün vazife onların içinde dile getirilmişti. Ancak biri vardı ki dimdik, sırık gibi ayakta duruyor başlarını secdeye koyan Meleklere kin dolu bakışlarla süzüyordu yapa yalnız kalmıştı. İki dakika önce kupkuru çamurdan ibaret olan şu adama karşı durmak onu düşman edinmek üzere bir tanesini olsun kandıramamıştı. Ama tek başına da olsa davasını yönetmeyi aklına koymuş bulunuyordu. Elinden gelse ilerleyecek ve Âdemin göğsüne indireceği şiddetli bir yumrukla içini dolduran kin ve nefreti boşaltmaya çalışacaktı. Ama Teâlâ bunca Meleği ona secde ettiriyorsa İblisin gül hatırı için tokat yemesine razı olamazdı. İblis hala kazık gibi ortada duruyor hala gözlerinden taşan kin ve nefretle etrafı süzüyordu ki ilahi hitap geliverdi:

Ey İblis ellerimle yarattığım bu varlığa secde etmekten seni alıkoyan nedir? Kibirlendin mi yoksa bu emre muhatap olmayacak yüce varlıklardan mı oldun?

Özür dilemesi lazımdı fakat o içindeki duyguları dile getirdi:

Ben ondan hayırlıyım çünkü beni ateşten yarattın onu ise topraktan yarattın dedi (1)*

Bu yaptığı büyük bir cüret eşi görülmemiş bir küstahlıktı. Allah Teâlâ’yı, manasız ve mantıksız iş yapmakla suçlamaktı. Daha değerli ve daha hayırlı olanı değersiz karşısında secde ettiriyorsun demekti. Bu söz Âlemlerin Rabbi’ ne karşı söylenmemeliydi. Bu sözü söylemenin Allah Teâlâ’ya karşı yapılan bir edepsizlik olduğunu İblis mutlaka biliyordu. Ama İblis’in gözü dönmüştü. İçi sönmek bilmeyen bir kin ateşiyle kavrulmaktaydı. Kimin karşısında bulunduğunu kime kafa tuttuğunu düşünmeyecek derecede kızmış köpürmüştü. Sonu ebedi felaket bile olsa duygularını dile getirecek boynuna lanet halkası geçecek de olsa aslı çamur olan şu insana karşı düşmanlığını yürütecekti.

Allah Teâla ona yaptığı küstahlığın cezasını tebliğ etti:

Çık oradan Muhakkak ki sen kovulmuş durumdasın. Kıyamete kadar lanetim senin üzerindedir.(2)* İblis hasedinin meyvesini böyle derlenmiş oluyordu. Attığı adımı geri çekmedi:

(1)* Sad suresi 28.75.76

(2)* Sad suresi 38/77

Ey Rabbim insanların tekrar diriltecekleri güne kadar bana mühlet ver öldürme dedi. Bu istek reddedilmedi “Sen belli bir güne kadar mühlet verilenlerdensin” cevabını aldı. Artık nefesi genişlemişti. İnsanların tekrar diriltilmesinden sonra bir daha ölüm yoktu. Ölmeden de cennete veya cehenneme girilmezdi. Evet, bundan böyle kendisi için cennetin adı edilemezdi. Cehennemden kurtulmak ise en büyük mükâfat sayılmalıydı. İnsanların tekrar diriltecekleri güne kadar mühleti bunun için istemiş oluyordu. Kesin olarak bildiği ve inandığı bir şey daha vardı. Allah Teâlâ’nın vaadinden dönmeyeceği…

Ama İblis ‘in unuttuğu bir hakikat daha vardı. Allah Teâlâ “Her canlı ölümü tadacaktır.”(1) hükmünü koymuştu. Bu hükmün dışına çıkacak hiçbir fert yoktu. Bütün Meleklerin secde ettiği Halifetullah ölecek Âlemlere Rahmet olarak yaratılan en büyük Peygamber ölecek hatta ölüm meleği Azrail ölecekse akıl kutusu İblis neden ölmesin? Zavallı İblis aklına irfanına güvenmiş işi aceleye getirmiş kibir ve hasedinin verdiği sarhoşluklara zaferi kazandığını sanmıştı. Devamı yarın…

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.