güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

DEVLETTEN FAİZLE PARA VEYA MAL ALMAK HELAL DE ŞAHISTAN FAİZLE PARA VEYA MAL ALMAK NEDEN HARAM

Yazının Giriş Tarihi: 18.12.2020 21:47
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.12.2020 21:47

            Değerli okurlarım, son günler de kamu oyunu ve medyayı, meşgul eden konulardan birisi de, devletten daha doğrusu, TOKİ’den ev almak için kamu bankalarından faizle para almanın caiz olduğu, yolunda ki, diyanet kökenli fetvanın beyanın, verilmiş olmasıdır. Bu  konu hakikaten inanları, bir oran da İslami beyanları faizle ilgili, konularda ki geçmişten gelen, açıklamaları, göz önünde bulunduran kimseleri, kesimi hakikaten şaşırtmıştır. Çünkü İslam toplumun da çoğunlukla bugüne kadar, yerleşmiş olan faiz alıp vermenin kesinlikle haram yani caiz olmadığı, yolunda bir inanç mevcuttu. Bir başka deyişle ister direk, faizle para alınsın verilsin, ister mal alışverişlerin de gerçekleştirilen ödemeler de faiz söz konusu olsun, yerleşmiş bir anlayış olarak faizle para alıp, vermenin mal alışverişi yapmanın caiz olmadığı kesinlikle din alimleri ve çalışanları tarafından vurgulandığını yılları görmekteyiz. Hatta bu nedenledir ki, toplumumuzun halk tabakasına döviz alıp, satımının bile dövizde ki faize benzer değer artışı getirmesi nedeniyle uygun olmadığının tavsiye edildiğini de söyleyebiliriz. Düşüncesindeyim. Belki direk faizle alakası görülmese de, ülkemiz çalışanlarının yaptığı alışverişlerden aldığı faturaları biriktirip, yaptığı düzenlemelerle devlete müracaat ederek devletten vergi iadesi alma işlemini de bu yolla alınan paranın, haram olduğu anlayışının insanlara, yerleştirilmeye çalışıldığını da hatırlayabiliriz. Yine geçmiş dönemlerden kalan İslami anlayışımıza göre ödünç parayla kurban kesmenin borç para ile hacca gitmenin mümkün olmadığı, şeklinde beyanların var olduğunu da hatırlayıp hatırlatabiliriz. Kuran meal kitaplarında faiz hakkında yaptığımız araştırmalar da göz gezdirmeler de faiz ile para alıp vermenin caiz olduğu yolunda beyanlara rastlamamız, mümkün olmamıştır. Gerek din kitaplarında gerek din kaideli konulu sohbetler de yapılan beyanların hiç birisin de faiz ile para alıp vermenin faizle ödemelere yer veren ticaret faaliyetlerinin tavsiye edildiğini bugüne kadar görmediğimizi duymadığımızı rahatlıkla söyleyebiliriz. Bugüne kadar biz İslamlara yasak olduğunu belirtilen haram olduğunu belirtilen, faizle para almanın ve mal almanın bu işlemler dolayısıyla faiz ödemenin, yerinde olduğu haram olmayıp caiz olduğu yolunda ki, diyanet kökenli fetfa diyebileceğimiz olur ifade eden beyanın, faiz konusun da biz İslamlara yeni ufuklar açabileceğini düşünebiliriz. Öyle ki bu beyana göre, devlet bankalarından faizle alabileceğimiz, kredilerle hacca gidebilmenin, kurban kesebilmenin aile yani yuva kurabilmenin araba alabilmenin kısacası, insanların ihtiyaç duyabileceği faaliyetlerin de yapılabilmesinin diyanet açısından faiz nedeniyle haram görülmesinin de mümkün olamayacağını söyleyebilirim. Öyle ya devlet bankalarından alınan kredi ile devletin sattığı binalar alınabiliyorsa sözünü ettiğim bu faaliyetlerin de yapılabilmesi din açısından haram olmamalı kanaatindeyim. Şurasını da sormak isterim ki devlet bankalarından alınacak faiz ile geri ödemeyi ihtiva eden kredilerle, devlet kuruluşları tarafından yapılıp satılan ikahmatkahları almak haram ve yasak olmayıp, mubah oluyorsa, İslam halkın özek bankalardan aynı amaçla faizle ödemeyi ihtivah eden kredilerle devlet sektöründen veya özel sektörden, ikahmetkah veya bina alımları nasıl yasak veya haram oluyor. Diyanet, kökenli çevrelerin yapacakları beyanlarla verecekleri fetvahlarla, gerek bizzat açıklamaları ile kendi yayınları yahut medya yayınları ile bizlere izah etmelerine ihtiyaç vardır. Daha açık söylemek gerekirse, diyanet işleri başkanlığının veya alt kuruluşların organlarının vatandaşların faizle alışveriş yapmalarının faizle para ve kredi almalarının, hangi şartlarda yasak günah hangi şartlar da serbest ve mubah olduğunu gerek ,kendi beyan ve yayın organları vasıtasıyla gerekse ulusal medya ,kanalı ile açık ve seçik kaynak göstererek, belirtmeleri izah etmelerine gerek ve ihtiyacın var olduğunu düşüncesindeyim. Bu yollarda ki beyanların da verdikleri olur, hükmünün hangi kuran ayetine hangi sure hükmüne dayanarak veya yahut hangi sahi hadise dayandırıldığını açıkça belirtmelerine ayet , sure ve hadis belirterek açıklama yapmalarının da şart olduğunu kanaatindeyim. Diyanet işleri başkanının bizzat kendisi bile olsa biz İslamlara İslam bireylere belirttiği beyanları olurları, caizleri kuranda ki falan sureye filan ayete yahut da falan hadise dayandığını belirterek öyle açıklamak zorundadırlar .

                                                                                                                      Devamı yarın…

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.