güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

CAMİLERİMİZİN YAPTIRANLARIN İSİMLERİNİ TAŞIMASI DAHA GERÇEKÇİ BİR İSİMLENDİRME OLACAKTIR

Yazının Giriş Tarihi: 18.12.2020 21:47
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.12.2020 21:47

Değerli Okurlarım,

Dinimizin getirdiği inanç sistemimize göre ibadethane yapmak en büyük çapta hayır işleme faaliyetlerinden biridir. Yaptırılan veya yapılan ibadethane yaptıranlar açısından büyük bir sevap kaynağıdır. İbadethane ister cami olsun, ister mescit olsun yaptıran veya yaptıranlar için ibadethane görev yaptığı sürece sevap getirecek bir eserdir. Gerçi İslam dini inançlarına göre toplumsal amaçlı, topluma hizmet veren eserler bırakanlar eserleri görev yaptığı sürece ilanihaye sevap getirecek unsurlardır. Bu köprü olmuş, çeşme olmuş, cami olmuş, mescit olmuş farksızdır. Ancak camii veya mescitlerimizi sözünü ettiğim diğerlerinden ayıran önemli bir fark içerilerinde meydana gelen ibadetlerden hasıl olan sevaplardan yaptırıcılarını, yaptıranını hisse sahibi kılabilme özelliğidir. Sözün kısası camilerimiz ve mescitlerimiz İslam dini açısından önemli binalar, önemli merkezlerdir. Bu tür yapıları isimlendirirken çok dikkatli hareket etmeli, isimlerinin verilmesini haklı kılacak sebeplere dayandırarak isimlendirmemiz gerekmektedir diye düşünmekteyim. Bence camilerimizi ve mescitlerimizi isimlendirirken evvel emirde göz önünde bulundurmamız gereken söz konusu ibadethaneyi yaptıran kişinin ismini veya yaptıranın adına yaptırdığı kişinin ismini ibadethaneye vermeye özen göstermeliyiz düşüncesindeyim. Daha açık söylemek gerekirse bir cami veya mescidi kim yaptırdıysa onun ismi ile isimlendirmeli, kadın erkek fark etmeksizin onun ismiyle adlandırmalıyız kanaatindeyim. Tabi bunun bir istisnası olarak yaptıran kişi camiyi veya mescidi annesinin, babasının, evladının veya diğer bir yakınının adını yaşatmak veya bu gibi kişileri bu ibadethane sebebiyle sürekli sevap kazanan bir duruma getirmeyi amaçlayarak yaptırdıysa ve bunu açıklayarak o ibadethaneye sözünü ettiği yakınının adının verilmesini istiyorsa onun belirttiği yakınının ismiyle isimlendirmek yerinde ve gerçekçi bir isimlendirme olacaktır kanaatindeyim. Eğer yaptıran veya yaptıranlar kendi isimlerinin ibadethaneye verilmesini istemiyorsa, yaptıran kişiler birden çok olup isimlendirme konusunda anlaşamıyorsa veya ibadethaneyi yaptıran  kitle bir mahalle halkı, bir semt halkı gibi çok katılımlı bir yapı gösteriyorsa o zaman yapılan ibadethanenin ismini verirken mutlaka yaptıran kitlenin çoğunluklu bulunduğu sokağın, mahallenin veya semtin adıyla isimlendirmemiz daha yerinde olacaktır. Çünkü çok fazla sayıda kişinin katılımıyla yaptırılan ibadethane topluma mal olan bir ibadethane olup, toplumun adını aksettiren bir isimlendirme taşıması ve göstermesi daha faydalı olabilecek, daha fazla benimsenme kazandırabilecek bir isimlendirme olabilecektir kanaatindeyim. Zaten geçmiş dönemden günümüze tabiri caizse atalarımızdan bize gelen bir geçmişe sahip camilerimizin isimlerine baktığımızda çoğunlukla yaptıranların adını taşıdıklarını görmekteyiz. Bu yüzdendir ki selatin camileri dediğimiz kendisini yaptıran sultanların, padişahların adlarını taşımakta, Fatih’in yaptırdığı cami Fatih Cami, yavuz Selim’in yaptırdığı cami Yavuz Selim’in adını taşımakta, Kanuni’nin yaptırdığı cami Kanuni’nin adını taşımaktadır. Bu yüzdendir ki İstanbul’daki Sultan camileri Selimiye, Süleymaniye, Osmaniye, Hamidiye gibi isimlerle karşımıza çıkmaktadırlar. Aslında padişahlar tarafından yapılmasına rağmen ya padişahın isteğiyle yaptırdığı yakınının adıyla anılmakta yakutta yine padişahların isteği doğrultusunda veya isteği dışında camilerin yapıldığı yerin ismi ile anılmaktadırlar. Nitekim Kanuni’nin evladı için yaptırdığı camilerden biri Şehzadebaşı adını taşırken, padişah anneleri adına yaptırılan camilerde Valide Camisi adıyla anılabilmektedir. Gerçi Valide sultanlar tarafından yaptırılan camilerden bazıları da Valide Cami adıyla anılabilmekteyse de bu valide sultanların yaptırdığı yahut hanım sultanların yaptırdığı camilerde onların adlarıyla anılabilmektedirler. Aslında padişahlar tarafından yapılmasına karşılık padişahların isteğiyle veya halkın isteğiyle ibadethanenin yapıldığı yerin veya yapıldığı yerdeki evliyanın adıyla anılan camilerde İstanbul’da görülebilmektedir. Devamı yarın…

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.