güvenilir kaynak casibom giriş maritbet
SON DAKİKA
Hava Durumu

“MANYAS KAZAKLARI” KİTABININ TANITIMI VE İMZA ETKİNLİĞİ YAPILDI

Bandırma ve çevre ilçelerde tarih ve kültüre verdiği katkılarından dolayı adından söz ettiren Bandırma Kent konseyi, "Manyas Kazakları" kitabının tanıtımı ve imza etkinliği gerçekleştirdi.

Haber Giriş Tarihi: 16.01.2023 00:10
Haber Güncellenme Tarihi: 16.01.2023 00:10
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bandirmayasam.com.tr
“MANYAS KAZAKLARI” KİTABININ TANITIMI VE İMZA ETKİNLİĞİ YAPILDI

Bandırma Santral Kültür Merkezi’nde gerçekleşen “Manyas Kazakları” kitap tanıtımı ve imza etkinliği, Prof. Dr. Yılmaz Arı'nın katılımıyla Bandırma Kent Konseyi Tarih çalışma grubu sözcüsü Töre Sivrioğlu'nun Editörlüğünde, Doç. Dr. Feride İmrana Altun ile Doktora Öğrencisi Cansu Uçar katkıda bulunduğu "Tarih, Kültür ve Göçü konu alan "Manyas Kazakları" kitabının tanıtımı ve imza etkinliği gerçekleşti.

Polat “Bölgemizin tarihine sundukları katkılardan dolayı çok mutluyum”

Açılış konuşmasını yapan Bandırma Kent Konseyi Başkanı Serdar Polat “Prof. Dr. Yılmaz Arı Bandırma için çok ciddi kazanç. Özellikle Manyas ve civarında yaptığı çalışmalar, milli parklar üzerinde yaptığı çalışmalar, çok değerli. Bu kitapta da Don Kazakları dediğimiz Don Kazaklarını anlattılar. Böyle bir toplum burada barınmış ve savaş sonrası buradan gitmişler. Bizlere bıraktığı etkileri, gidiş nedenleri gibi birçok durumları anlatacaklar. Böyle bir çalışmada yer alarak bölgemizin tarihine sundukları katkılardan dolayı çok teşekkür ederim” dedi.

"Manyas Kazakları, Tarih, Kültür ve Göç belgeseli kitabının baskıdan çıkarak yayımlanması ardından kitabın editörlerinden Prof. Dr. Yılmaz Arı, Bandırma Kent Konseyi Tarih çalışma grubu sözcüsü Töre Sivrioğlu, Doç. Dr. Feride İmrana Altun ile Doktora Öğrencisi Cansu Uçar katılımı ile gerçekleştirilen söyleşi ardından Belediye Başkan Yardımcısı Aydın Yağar tarafından çiçek takdim edildi.

Prof. Dr. Yılmaz Arı, Ulaş Töre Sivrioğlu ve Sinan Kıvanç'ın katkıları ile hazırlanan belgesel "Manyas Kazakları" kitabının tanıtımı sonrasında Kitaplar yazarları tarafından imzalandı.

Manyas Kazakları adlı kitabında tarih, kültür ve göçü konu alan Prof. Dr. Yılmaz Arı “Manyas Kazakları Tarih, Kültür ve Göç” adlı kitapta, Manyas Kazakları Don Kazaklarının devamı olarak Rusya'dan Anadolu'ya göç etmiş bir Ortodoks Hıristiyan topluluktur. Don Irmağı boylarında yaşarken 17. yüzyıl ortalarında Rus yöneticilerinin başlattığı siyasi ve dini reform hareketlerini benimsemedikleri için aralarında anlaşmazlıklar çıkmış, zaman zaman şiddetli çatışmaların da yaşandığı bu anlaşmazlıklar sonunda Don Kazakları önce Kırım Hanlığı'na sonra da Osmanlı İmparatorluğu'na sığınmışlardır. Osmanlı yönetimi Kazakları önce Tuna Deltasındaki kasabalara sonra da Anadolu'ya yerleştirmiştir. Yaklaşık 200 yılı Anadolu'da olmak üzere yaklaşık 250 yıl Osmanlı topraklarında yaşayan Kazaklar 1962-63 yıllarında topluca Türkiye'den ayrılarak önemli bir kısmı Rusya'ya geri dönmüş, az bir kısmı da ABD’ye göç etmiştir. Genellikle geldikleri yerlere atfen isimlendirilen Kazaklar, Manyas'tan ayrıldıktan sonra Manyas Kazakları olarak adlandırılmaya başlanmıştır. Kazaklar yaşadıkları Manyas Gölü ve Bandırma çevresinde önemli izler bırakmıştır. Onların Anadolu'daki varlığı ve göç hikâyesi Soğuk Savaş döneminde ulusal ve uluslararası kuruluşların da dikkatini çekmiş ve önemli tartışmalara konu olmuştur. Bu kitap, Kazakların Anadolu'dan ayrılışının 60. yılında onların tarihine, göçlerine, Anadolu'daki yaşamına ve geride bıraktıkları miraslarına odaklanmaktadır.”

Altun “İkonalar halen Ayasofya müzesinde sergileniyor”

Doç. Dr. Feride İmrana Altun ile Doktora Öğrencisi Cansu Uçar, tarihi eser olarak kabul edilen ikonalar hakkında bilgilendirmelerde bulundular.

Doç. Dr. Feride İmrana Altun “Türkiye’den20 yaşına gelen her erkek gibi Don Kazakları da askere alınırdı. O günlere ait askerlik fotoğrafları Çanakkale Savaşı ve Kurtuluş Savaşı'na katılan Kazakların albümlerinde özel bir yer tutuyor. Gemiye binen arkasına bakmadı. Karaköy'deki liman önünde toplanan Kazaklar’ın gemiye binmeleri pek kolay olamaz. Son anda vazgeçenler çıkar içlerinden. Karaköy Limanı günlerce dolar boşalır. Kamyonlarla eşyalarını getiren ve bütün varlıklarını satan Kazaklar hálá tereddüt yaşarlar. Liman bir seyirlik yerine döner. Gelenler. Gidenler. Meraklılar hep oraya toplanır. Kazaklar limanda herkesten uzak durur. Bir kısmı ise ellerinde mavi ispirto şişeleriyle kuytu köşelerde yıkılıncaya kadar içip sarhoş olduktan sonra gemiye biner. Ancak tarihi eser sayılan ikonaları götürmelerine izin verilmez (halen Ayasofya müzesinde sergileniyor)” dedi./Serhat Barış

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.