Bandırma’da kahvehane işleten Hüseyin Ağaç, pandemi dolayısıyla kahvehanelere getirilen yasaklarla birlikte iş yapamayan kahvehaneci esnafının bitme noktasına geldiğini söyledi.
Normalleşme süreci ile birlikte belirli kısıtlamalarla beraber açılmasına izin çıkan kahvehaneleri yemek satmasına izin verilmeyen bir lokantaya benzeten kahvehane işletmecisi Hüseyin Ağaç, yetkililere seslenerek, gazete ve masa oyunları için artık izin çıkmasını istedi. Hüseyin Ağaç, kahvehaneci esnafının ekonomik anlamda çok zor durumda olduğunu belirterek, “Giderlerimiz fazla ve hiçbir şeyi ödeyemez duruma geldik. Kimseye sesimizi de duyuramıyoruz,” dedi.
Hüseyin ağaç, yaptığımız röportajda şu ifadelere yer verdi, “Dükkanlarımız pandemi dolayısıyla 16 Mart’tan itibaren kapandı. 1 Haziran’da normalleşme süreci ile beraber dükkanlarımızı açıktık fakat kağıt ve taş oyunlarına izin çıkmadı. Gazete dahi almak yasaklandı. Bu durumdan memnun değiliz. Kahvehanemizi açtık ama yasaklarla. Hani lokantayı açmışsın da yemek satma der gibi bir şey oldu bizim için.
Artık dayanacak gücümüz kalmadı. Yetkililerden de bir şey duyamıyoruz. Sonumuz kötü, mesleğimizin sonuna geldik diyebilirim. Kahveye gelen çay içer, yanında gazete okumak ve ya oyun oynamak ister. Bu durumda gelen, 10-15 dakika oturup gidiyor. Giderlerimiz de fazla ve hiçbir şeyi ödeyemez duruma geldik. Kimseye sesimizi de duyuramıyoruz.
Kahvede oyun yasak ama halk otobüsleri dolu. Bu ülkede saunalar, masaj salonları bile açık. Bir havuza 40 kişinin girdiği manzaraları gördük, bunun gibi birçok örnek yaşadık. Kahvehaneye gelince taş ve kağıt mikrop dendi. Cebimizdeki para da mikrop değil mi?
Biz burada gerekli her şeyi sağlayalım. Eldiveni, maskeyi verelim. Bir şekilde bu çarkı döndürelim. Kahvecilik 400 yıldır devam eden bir gelenek. Türkiye’de 200 bine yakın ruhsatlı kahvehane var. Kaç ailenin bu meslekle geçindiğini hesap edebilirsiniz. Biz artık evimize ekmek götüremeyecek duruma geldik. Çok zor durumdayız. Yetkililerden bir açıklama bekliyoruz. Biz de ona göre ayağımızı yorganımıza göre uzatalım. Böyle belirsizlikle nereye kadar devam edecek? Herkes hiçbir yerde virüs yokmuş gibi davranıyor ama kahvehanelere gelince virüs var deniyor. Gerçekten çok zor durumdayız.” /Umut Osman Sunci