Eğitim İş Sendikası Bandırma Temsilcilik Başkanı Kadir Taylan, iktidarın dayattığı seçmeli derslerle eğitimi gericileştirmek istediğini ifade ederek, “Seçmeli ders dayatmasına izin vermeyeceğiz,” dedi.
Eğitim İş Sendikası Bandırma Temsilcilik Başkanı Kadir Taylan, “Konunun Türkiye’nin her yerinde takipçisi olacağız. Dayatmanın devreye sokulduğu her yerde mücadele edip, hukuki yollara başvuracağız,” ifadesinde bulundu.
Taylan, “Eğitimi daha da gericileştirmek isteyen AKP ve onun eksenindeki Milli Eğitim Bakanlığı gözünü yine seçmeli derslere dikti. 04-22 Ocak tarihleri arasında ortaokul ve lise öğrencilerimiz seçmeli derslerini belirleyecek. Sendikamızın ulaştığı MEB’in iç yazışmalarına bakılırsa yine öğrencilerimize dini içerikli dersler dayatılacak. İl ve ilçe Milli Eğitim Müdürlüklerine gönderilen yazılarda belli derslerin seçilmesinde müdürlere büyük rol düştüğünün altı çiziliyor. Bu derslerin dayatılmasının yanında Sivil Toplum Kuruluşlarının da sürece katılması gerektiğine dair not düşülüyor, okullarımız dernek ve vakıfların arka bahçesi yapılmaya çalışılıyor. Dini içerikli seçmeli derslerden başka ders isteyen öğrencilerimize yine “öğretmen yok” yalanı söyleneceği muhakkaktır. Oysa defalarca söylediğimiz gibi bu dayatma zincirleme mağduriyet yaratacak, okul yönetimi ile ters düşmek istemeyen öğrenciler kendilerine daha faydalı olabilecek derslerden uzak kalacaklar, okulların önünden geçmelerine bile izin verilmemesi gereken vakıf ve dernekler yapılan protokollerle sınıflara kadar girebilecek. Okulların norm dengesi bozulacak, çoğu okulda bir fizik, bir kimya veya biyoloji öğretmeni bulunurken bundan çok daha fazla din dersi öğretmeni olacak, yetişmeyen yerlerde de din görevlilerinin derslere girmesi sağlanacak, bu arada atama bekleyen yüz binlerce öğretmenin mağduriyeti devam edecek.
Eğitim İş olarak uyarıyoruz: Her defasında “Çocukların zihinsel, yönelim ve becerilerine göre eğitim…” vurgusu yapan Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk kendi söylemiyle bu kadar ters düşen bir uygulamadan vazgeçilmesi için gerekli adımları atmalı, seçmeli dersleri, tüm okulları imam-hatipleştirmenin bir aracı olarak gören bu idareciler hakkında soruşturma başlatmalıdır.
Seçmeli dersler velinin bilgisi dâhilinde, öğrencilerin istekleri doğrultusunda yapılır. Burada amaç öğrencinin kendini keşfetmesi, seçtiği alanda daha donanımlı hale gelmesidir. Ülkenin geleceğini doğrudan ilgilendiren bu durum üstlerine yaranmak ve koltuğunu sağlamlaştırmak isteyen müdürlerin yapacağı hamlelere kurban edilemez.
Konunun Türkiye’nin her yerinde takipçisi olacağız. Dayatmanın devreye sokulduğu her yerde mücadele edip, hukuki yollara başvuracağız.” /Umut Osman Sunci